Şizofreni Nedir ?

Şizofreni, insanın duygu, düşünce ve davranışlarında, kendisinin ve çevresindekilerin yaşantısını önemli ölçüde etkileyen birtakım değişikliklere sebep olan hastalıktır. Bu değişiklikler geçici ya da kalıcı olabilmektedir. Sebebi kesin olarak bilinmemekle birlikte kalıtımın, ruhsal, biyokimyasal, çevresel, toplumsal etmenlerin şizofreninin ortaya çıkışında rolü olduğu bilinmektedir. Şizofreninin, biyolojik yatkınlığı olan bir insanda, bir dış etmenin gerilim oluşturan etkisiyle ortaya çıktığı söylenir.

Şizofreni Nedenleri

Şizofrenide kalıtımın rolü
Şizofrenisi olan her 10 kişiden birinin yakın akrabaları arasında bu hastalık görülmektedir. Şizofreni hastalarının ailelerinde bu hastalığın toplum ortalamasına göre daha sık görülmesi şizofrenide ailesel geçişin rolüne işaret etmektedir.

Beyin yapısındaki değişikliklerin rolü
Tomografi gibi görüntüleme yöntemlerinde şizofreni hastalarının beyinlerinde normalde görülmeyen bazı değişiklikler olduğu görülebilir. Örneğin; beyinde normalde de bulunun boşlukların hasta kişilerde daha geniş olduğu ve bazı beyin bölümlerinin de normalden daha küçük olduğu görülmektedir.

Beyindeki kimyasal maddelerin rolü
Beyinde milyarlarca sinir hücresi bulunmaktadır. Bu hücreler bir telefon şebekesi gibi birbiriyle bağlantılıdır. Her hücrenin ucundan salınan bazı kimyasal maddeler komşu hücreye ulaşarak hücreler arası haberleşmeyi sağlamaktadır. Haberleşmeyi sağlayan kimyasal maddelere nörotransmitter denir. Adrenalin, dopamin, serotonin gibi…

Şizofreni Belirtileri

İnatçı Belirtilere bazı örnekler;
• Sesler duymak
• Başkalarıyla yakınlık kurmada isteksizlik
• Başkalarına garip gelen düşünceler
• Çökkünlük, mutsuzluk
İnatçı belirtiler kişinin yaşamını olumsuz etkiler. Kişiden kişiye değişen başa çıkma yöntemleri inatçı belirtilerin olumsuz etkisini azaltmakta işe yarayabilir.

Şizofreni Tedavisi

İlaçların geliştirilmesi ve psikososyal müdahaleler şizofreni hastalarının durumunu köklü biçimde değiştirmektedir. Yeni antipsikotikler hastalığınm belirtilerinin kontrolüne yardımcı olmakta ve daha az yan etkiye neden olmaktadır. Eğitim ve diğer psikososyal müdahaleler hastalar ve ebeveynlerine oranla daha etkin biçimde uğraşmayı öğretmekte, toplumsal ve mesleki işlevsizliği azaltmakta, şizofreni hastalarının topluma yeniden kazanılmasına yardımcı olmaktadır.
Şizofreni tedavisinin üç ana bileşeni vardır:
• Belirtileri iyileştirmeye ve yemden hastalanmayı önlemeye yarayan ilaçlar ile tedavi;
• Hastalara ve ailelere sorunlarını çözmeleri, stresi aşmak, hastalık ve komplikasyonlanyla mücadele etmek, kötüleşmeyi önlemek yönünde yardım etmeye yönelik, eğitsel ve psikososyal müdahaleler.
• Hastaların yaşamla yeniden bütünleşmeleri, eğitsel ya da mesleki işlevlerini yeniden kazanmalarına yönelik toplumsal rehabilitasyon.